Kategori arşivi: Yazılım Hakkında Genel Düşünceler

Yazılım Hakkında Genel Düşünceler

Neden Fonksiyonel Programlamayı Öğrenmek Zorundayız

Daha dün gibi hatırlıyorum: Windows 95’in sahip olduğu işletim sistemi çekirdeğini (kernel) taskmanageri üzerinden şutlayabiliyordunuz. Akabinde tüm sistem çalışmaz hale geliyordu. Bu konularla ilgisi olmayanları kendine hayran bırakmak için fena bir yöntem değildi.

Okumaya devam et

Ayakta Alkışlıyorum

Geçen cumartesiyi pazara bağlayan gece, saat 00:00 civarı KurumsalJava.com, BTSoru.com, BizimAlem.com ve diğer web projelerimin üzerinde yer aldığı sunucuların erişilemez oldukları haberini aldım. Akabinde gecenin bir yarısı hizmet aldığım ISP’nin yolunu tuttum. Tam, tamına 4 senedir bir düğmesine bile basmadığım, bu kadar zaman sorunsuz çalışmış olan firewall sistemlerinin neden çalışmadıklarını incelemeye başladım. Bugüne kadar birçok DOS saldırısına karşı koymuş ve çalışmaya devam etmiş bu sistemlerin bir DOS saldırısı sonucu tıkanmış olabileceklerine ihtimal vermedim. Aslında firewall sistemlerinin işletim sistemlerini en yeni versiyona çekmem gerekiyordu. Fırsat bu fırsat dedim ve gerekli kurulum ve ayarları yaptım. Pazar sabahı saat altıya doğru tekrar evimin yolunu tuttum.

Okumaya devam et

Test Edebilme Uğruna Her Şey Mübahtır!

Geçenlerde yine tartışması yapılıyor: private olan metotları nasıl test ederiz? Benim cevabım: “edemeyiz!” Karşıdan gelen cevap: “dediğim gibi, her şeyi test etmek mümkün değil demek ki!“. Benim cevabım: “her şeyi test etmek mümkün, private’i protected yaparsın, olur, biter.” Karşı tarafın cevabı: “kardeşim ortada OOP diye bir şey var, kafana göre nasıl öyle private bir metodu proteted yaparsın?“. Yaparım canım kardeşim. OOP’yi filan takmam! Protected‘de yaparım, public‘de. Bir sınıfı test edebilmek için her türlü yöntemi kullanırım, gözünün yaşına bakmam. Bu uğurda her şey mübahtır.

Okumaya devam et

Deneme Yanılmanın Bedeli

Yazılım yaparken en büyük zaman kaybının nedeni, kodu değiştirip, derleyip, çalışır hale getirdikten sonra değişikliğin sonucunu test etmektir. Kodu değiştir/derle/çalıştır/dene süreci otuz saniyeden beş dakikaya kadar sürebilir. Günde bunu on sefer yaptığınızda bir saatlik bir zamanı boşa harcamış olursunuz. Bu sebepten dolayıdır ki EJB2 ve benzeri teknolojilerin yerine Spring gibi daha hafif yazılım yapmayı sağlayan çatılar (framework) oluşmuştur.

Okumaya devam et

Veresiye Satan Yazılımcı

Editörü açtınız, public class yazarak yeni bir sınıf oluşturdunuz. Bu sınıfa yeni bir metot eklediniz. Başka bir şey yapan yeni bir metot daha eklediniz. Sınıf yavaş yavaş şismeye başladı. Birkaç refactoring yaptınız. Buradan yeni bir sınıf dünyaya gözlerini açtı. Bir sınıf, bir sınıf daha derken sınıf sayısı onlara ulaştı. Her sınıfın metot küfesi iyice ağırlaşmaya başladı. Göz açıp, kapayana kadar birkaç bin satır kod oluştu. Program istediğiniz şekilde çalışıyor sanırım. Yaptığınız işten memnunsunuz, ama içinizden bir ses bir şeylerin doğru gitmediğini söylüyor. Eksik olan ne? Testler!

Okumaya devam et

Böyle Girişimcilik Olmaz!

Bu yazıyı okuyunca daha önce yazdığım Melek Programcılar ve Şeytan Yatırımcılar başlıklı yazımı anımsadım. Orada genç girişimcilerin nasıl şeytan yatırımcılar tarafından üç kağıda getirilip, sömürüldüklerinden bahsetmiştim. Durumun başka bir boyutunu da paylaştığım yazı gösteriyor.

Okumaya devam et

Göz Boyamaca

Size herhangi bir şey satmak için kapınıza gelen bir satış temsilcisine ne gözle bakarsınız? Ben bu durumla karşılaşınca, beynimde otomatik olarak şahsı başımdan savma rutinleri devreye giriyor. Birilerinin benim üstüme bu şekilde gelerek bana bir şey satması imkansız. Bu inisiyatifin benden kaynaklanması lazım.

Okumaya devam et

Acı Çekmeden Üstad Olunmaz

Her sektörün kendi guru, üstad, pir olarak görülen zatları var. Yazılım sektöründe de durum farklı değil. Şöyle başımızı kaldırıp devleşmiş bir üstada baktığımızda, bu adam nasıl bu kadar yetenek, kabiliyet, bilgi ve beceri sahibi olabildi diye bir soru aklımıza gelir. Aynı zamanda kendimizin bu devin yanında ne kadar küçük kaldığımızı görür, saklanacak bir yer aramamıza bile gerek kalmadan onun yanında kaybolup gideriz. Örnek mi ver diyorsunuz: Robert C. Martin, Kent Beck, Peter Norvig. Ne milletten oldukları önemli değil. Bu listede birgün mutlaka Türk yazılımcılarının da ismi yer alacak. Önemli olan nasıl üstadlaşabildikleri.

Okumaya devam et

Detayları Görebilmek Ya Da Görememek

Robert Martin Transformation Priority Premise – Transformasyon Öncelik Teorisi başlıklı yazısında yeniden yapılandırmaya (refactoring) karşı yöntem olan kod transformasyonuna değiniyor. Refactoring uygulamanın dışa gösterdiği davranış biçimini değiştirmeden kodun yeniden yapılandırılması anlamına gelirken, kod transformasyonu uygulamanın davranış biçimini yeniden şekillendirmek için kullanılan bir yöntemdir.

Okumaya devam et

Gezen Defterin Hikayesini Biliyor musunuz?

2009 yılında Enrique Comba‘nın aklına bir not defteri alıp, yazılım zanaatı akımında (Software Craftsmanship Movement) yer alan programcılara posta yoluyla gönderme fikri gelir. Her programcı deftere bu konudaki kendi düşünce ve tecrübelerini ekledikten sonra, defteri listede yer alan bir sonraki programcıya posta yoluyla gönderir. Bugün SocRaTes 2012 konferansında tanıştığım bir programcı 2010 senesinde bu defterin kendisine ulaştığını, defteri belli bir zaman sonra listede yer alan bir sonraki programcıya gönderdiğini, ama defterin 2011 senesinden beri kayıp olduğunu söyledi. Herhalde birisi defteri kitaplığına koyup, unuttu :)

Okumaya devam et

Kataların Eşli Programlanması

Yaptığım kataları KodKata.com‘da sizinle paylaştım. Her gün düzenli olarak kod katalarımı yapıyorum. Her gün değişik bir kata yapmaya gayret ediyorum. Kataları tekrarladıkça katanın öngürdüğü birçok işlem benim için rutinleşiyor. Zaman zaman katanın öngördüğü yoldan saparak, başka şeyler deniyorum. Bu yeni bir tasarım kararı olabiliyor ya da yeni bir refactoring metotunun kullanımı. Okumaya devam et

Bilgisayar Mühendisi mi, Yazılım Mühendisi mi?

İsmini açıklamadan bir üniversite ögrencisinin bana göndermiş olduğu e-posta iletisini sizinle paylaşmak istiyorum.

Bana gelen e-postanın içeriği şöyle:

Özcan Bey Merhabalar
Ben XXX Üni. Teknoloji Fak. Yazılım Müh. okuyorum.Yatay geçişle YYY Üni.Müh Fak. Bilg. Müh. geçmek istiyorum ama kararsızım. Sizce hangisini seçmeliyim? Gelecekte hangisinde işsiz kalma ihtimalim daha az? YYY Üni. eğitimi daha iyi olur diye düşünüyorum ama bilg. müh. geleceğin meslekleri arasında yer alamıyor artık. Yazılım müh. adı geçiyor. Sizce ne yapmalıyım? Hangisini tercih ederek kariyerime devam etmeliyim? Şimdiden sağolun …
Not: Acil cevaplayabilirseniz sevinirim.

Okumaya devam et

Kod A.Ş. – Kod Anonim Şirketi

Programcılar tarafından yazılan metotların ve kullanılan değişken isimlerinin çoğu anonim, yani adı sanı belirsiz. Kullanılan isimler ilk bakışta kod bünyesinde olup bitenleri ifade gücünden aciz. Bu kodun okunabilirliğini düşüren bir faktör. Zamanımızın büyük bir kısmını kod okuyarak geçirdiğimizi düşündüğümüzde, seçilen isimlerin ne kadar önemli olduğunu ortaya çıkmakta.

Okumaya devam et

Ultra Lüks

Biliyorsunuz yazılim sektörü sadece biz yazılımcılardan oluşmuyor. Bu sektörün proje yöneticisi, satış elemanı, testcisi gibi emekçileri de var. Bu meslek gurupları içinde teknik anlamda yazılımın nasıl yapılması gerektiğini bilen ya da bilmesi gereken biz yazılımcılarız. Bu sektördeki diğer meslek guruplarından bu konuda bir ümit beklemeyin.

Okumaya devam et