Geri Dönüşü Olmayan Ünvanlar

İkibinli yılların başlarında bir konferansda eski başbakanlarımızdan Tansu Çiller’e etrafındaki korumalarının ve çalışma arkadaşlarının sayın başbakanım diye hitap ettiklerine şahit olmuştum. Başbakanlık görevi on sene geride kalmış bir şahıs için neden başbakan ünvanı kullanılmaktaydı? Nedenini tam olarak hala bilmemekle birlikte, bunun nezaket kuralları çercevesinde, ünvan sahibi şahsı onure etmek ve onu eski ünvanı ile bir zamanlar sahip olduğu mertebede görme amaçlı kullanıldığını düşünüyorum. Tenzili rütbe görmenin hoş görülmediginden de anlaşıldığı gibi bir şahsa sahip olduğu en yüksek ünvanın altında bir ünvanla hitap etmek ayıp kaçıyor olabilir.

Sevgili meslaktaşım Aykut Taşdelen buradaki paylaşımında yazılımcıların neden senior gibi ünvanlar taşıdıklarını, bunun her proje için geçerli olamayabileceğini yazmış. Kendisine katıldığım ve bu duruma düştüğüm için bu yazıyı kaleme alıyorum.

Kim senior programcıdır başlığında daha önce bir yazı yazmıştım. Senior kelimesi bir sıfat ve programcının sahip olduğu bilgi ve tecrübeyi tanımlamakta yardımcı nitelige sahip. Bu sıfatı programcılar kendilerine layık gördüklerinde kullanırlar yani hiç kimse kalkıp programcıya “sen şimdi senior programcısın” demez, programcı “ben artık senior programcıyım” der ve bu ünvanı kullanmaya başlar. Bir kere kullanmaya başladıktan sonra da bu böyle kalır. Programcı artık senior programcı olmuştur. Bu programcıya junior programcı ya da sadece programcı olarak hitap etmeye kalkarsanız, karşı tarafı kızdırmış olabilirsiniz.

Senior dönüşü olmayan bir ünvandır. Kimileri kendisine iki sene sonra bu ünvanı uygun görürken, kimileri on sene sonra buna layık olduklarına kanaat getirirler. Burada tanımlı bir ölçü ya da kural mevcut değil. Ben, buna kendim de dahilim, senior programcı ünvanından daha alt bir ünvana tenzili rütbe eden görmedim. Yazımın başlığında da belirttiğim gibi, bu geri dönüşü olmayan bir ünvan ve açıkcası pek de gerçekleri yansıtmıyor. Neden mi? Kendimden örnek vereyim…

Neredeyse yirmi yıla yakın bir süredir programcı olarak çalışıyorum. Ne zamandan beri senior programcı ünvanını kullandığımı Xing profilime bakınca hatırladım. 2003 senesinin ortalarından beri bu ünvanı taşıyorum ve açıkcası bunu hiç sorgulamadım, taki Aykut Taşdelen’in LinkedIn’deki paylaşımını görene kadar. Büyük bir ihtimalle sorgulamaya da gerek görmezdim, eğer bahsi geçen duruma düşmemiş olsaydım. Nedir bu durum? Açıklamaya çalışayım.

Son altı aydır Alman Telekom bünyesindeki QIVICON akıllı ev projesinde programcı olarak çalışıyorum.

Beni senior programcı olarak işe aldılar. İş görüşmelerinde istenilen bilgi seviyesine sahip olduğum kanısının oluşması, ön elemeleri geçmemi sağladı. Ama işe alınmamın ana sebebi senior programcı olmam değil, kendi evimde uygulamış olduğum akıllı ev projesidir. Bu beni diğer iş başvurusu yapan programcılardan ayıran en büyük özellikti.

Bulunduğum ortamda Java/C/C++ gibi dillerde embedded programlama yapılıyor. Küçük IOT cşhazların programlanması ve sisteme entegre edilmesi çok eğlenceli bir uğraş. Lakin son altı aydır şimdiye kadar hiçbir projede muhattap olmadığım konularla ugraşma zorunluluğu doğdu. Bazı konulara hiç hakim olmamam beni çok hızlı bir şekilde tenzili rütbeye götürdü. Birden kendimi ne yapacağımı bilemediğim, benden istenileni anlamadığım bir konumda buldum. Artık junior programcıydım, bildiğin tecrübesiz bir programcı! Ama hayatın tadının panic zone olmadan çıkmayacağına inananlardan birisi olarak, junior/senior programci olarak işime devam ediyorum. Hakim olduğum konularda senior, bilmediğim ve yeni ögrendiğim konularda junior programcıyım ve bundan daha güzel bir kombinasyon olamaz. Bir anda benden on yaş küçük, embedded programlama uzmanı bir programcının çırağı durumuna düştüm. O senior programcı, ben onun yanında junior programcıyım. İş Java’ya döndüğünde, roller değişiyor :)

Hülesai kelam, Aykut’un bahsettiği durumu canlı, canlı yaşayan birisi olarak, programcıların kendilerine verdikleri ünvanların bir şey ifade etmedikleri kanısındayım. Ama bundan daha da kötüsü, programcının bu ünvanlara kendisini inandırarak, belli bir seviyeye geldiğini düşünmesidir. Bu bir nevi çıkmaz ve geri dönüşü olmayan bir yol ve düşünce tarzıdır. Kişisel gelişimin önündeki en büyük engellerden birisidir. Programcıyı uzmanlığa götürür. Nitekim birçok programcı da senior sıfatı yerine uzman sıfatını kullanılabilir. Senior ünvanını kullanan programcıların çoğu bir takım konular hakkında uzman olduklarını ifade etmektedirler.

Kişisel görüşüm gidilen istikametin uzman/senior değil, usta yazılımcı yönünde olmasıdır. Usta programcı zamanı gelince tekrar çırak olma fikrine açık iken, çünkü sadece bu şekilde kendisine yeni bir uzmanlık alanı açabileceğini ve kişisel gelişimini ileriye götürebileceğini bilmektedir, uzman yazılımcı mevcut mevkiyi koruma ile meşguldür. Yazılımda ileriye gitmenin bir yolu varsa, o da tekrar, tekrar çırak olarak baştan başlayabilmek ve kendisine bunu layık görebilmektedir.

Senior ünvanı tamamıyla yanlış kullanılan bir ünvan değildir. Programcılar kendi aralarında çok kısa bir zamanda kimin ne kadar iyi olduğunu anlayabilme yetisine sahip iken, işverenler için durum farklıdır. İşverenler belli kriterler doğrultusunda seçim yapmak zorundadırlar. Burada eğitim seviyesi, sertifikasyon ve senior gibi ünvanlar ön elemeyi kolaylaştıran etkenlerdir. Bu açıdan bakıldığında programcının senior ünvanını kullanmasında bir sorun bulunmamaktadır.

Ünvanlar taşıyıcılarının gözlerine perde çekme ve mevcudiyetten daha iyi olduklarını hissettirme kabiliyetine sahiptirler. Önemli olan bunun farkında olabilmektir.


EOF (End Of Fun)
Özcan Acar

Geri Dönüşü Olmayan Ünvanlar” hakkında 2 yorum

Yorumlar kapalı.